Sepetinizde ürün yok.
Matematik Felsefesi
Felsefeden doğru matematik öğreneceğimiz, belki de felsefe tarihi kadar eskidir.Platon'un Akademisinde "Geometri bilmeyen giremez." yazıyordu. Galileo, “Kâinatın dili matematiktir.” derken, Alfred North Whitehead "Matematik, müzikle birlikte insanın ruhunun belki de en önemli ürünüdür." diyordu. Spinoza ve Descartes, Tanrının varlığını ispat ederken daha geometrik düşüncelerle hareket ediyor; Hobbes, geometriden bahsederken, 'insanoğluna bahşedilmiş biricik bilim' diye yazıyordu.
Bekir S. Gür'ün derlediği Matematik Felsefesi'nde, genişleyen genişleme olanağı, genişleyen epistemoloji ve ontolojinin mahiyeti, kalıcı kaynakların varlığı ve matematik tarihinde yer alan temel paradokslar;
Russell, Hilbert ve Gödel gibi, matematik felsefesinin kültü
isimlerinin yazılarıyla yer almaktadır.
Felsefece Eğitim/Eğitim Felsefesi Yazıları
Elinizdeki kitap, eğitim felsefesicisi Sabri Büyükdüvenci'nin derlediği ve çevirdiğini yaptığı, dünya eğitim kimya yazılarından oluşmaktadır.
Van Cleve Morris, Philip G. Smith, Arnold B. Levison, Israel Scheffler, Curt John Ducasse, Charles J. Brauner,
Hobert W. Burns, Paul Nash, John S. Brubacher, Theodore Brameld, MAB Degenhardt,
bu isimlerden bazılarıdır.
Aynı zamanda Sabri Büyükdüvenci'nin, aşk eğitimi, Atatürk'ün eğitim felsefesi ve hayat boyu eğitime dair yazılarını da içeren Felsefece Eğitişim'i Saffet Bilhan'ın Sunuşu ile okurlarımıza takdim ediyoruz.
Bilgi ve Değer
Modern insanın krizler yaşadığı bilinen bir gerçek. Bunları hemen onun alanına işaret ediyor; Karşıt ideolojilerin küresel savaşlarında, teknolojinin yarattığı doğal ve toplumsal karışıklıklarda, insanın varoluşu artarak tehdit etmeyen çılgın-hızlı hayat yasağı da pekâlâ mümkündür.
Barıştan ancak sosyal ilişkilerdeki şüpheden bahsedilir, korku ya da öfke egemendir. Ekonomik refahtan bahsedilir ancak borç içeriğinde bulunur. Özgürlükten bahsedilir ancak özgürlük, insanların aynileştirilmesiyle bir tutulur. Eşitlikten bahsedilir ancak özgürlük, liyakatin cezalandırılması gibi algılanır. Bu değişimlerin neticesinin er ya da geç kaos olacağı da neşeli bir şekilde. Acaba bu durumda arıza meydana gelmiş ve bu saklamanın kurtarılma imkanı var mıdır? Aslında burada söz konusu olan, varlıklar ve bilgi ile birlikte felsefenin üç temel meselesinden biri olan 'değer' probleminden başkası değildir.
Peki 'değer' derken sözü edilen nedir? Değerin kendinde bir değeri var mıdır? Yoksa 'değer' değeri toplumsal kurumsal ve pratiklerin somut formlarında mı bulur? Değeri, 'değer' kılan nedir? Değerler normatif midir? Bir eylem bilgisi üzerine mi kuruluşum, değeri üzerine mi? Modern bireylerin değerlerinin kriteri 'ödev' duygusu olabilir mi?
Tüm bu soruların cevaplarının bulabileceğiniz elinizdeki kitapta, Sokrates'ten Kant, Fichte ve Hartmann'a, Heidegger'den Nussbaum'a ve Habermas'a dek, 'değer'in mahiyeti, bilgi ve varlık alanlarıyla ilişkisi ele alınarak birleştirilir.
Yayın : Fol
Yazar :